1
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
855
Okunma

çığlık çığlığa bir dağ sustu ağuçlarımda
gözlerimde akşamlayan eylülün nemli tebessümünde
sen hangi iklim-i beşerde gezdirirsen gezdir gölgeni
yüreğimi pekiştirir ayak izlerin, sükut-u hayal penceremde
isli bir düşten damlayan, suslu bir yol olur bakışların
anlamını bırakıp ellerinden, karanlıkta kaybolup giden
sitem, hangi ağacın dalından koparılmış yasak meyvadır
gelip te yurt bellemiş benim dilimi, yayıldıkça yüreğimi kollayan
gönlümdeki bütün mabetleri ateşe verdim
yana yakıla düşmüşüm yine yollara
seni arar dururum gökkuşağının arkasında duran sevgili
bakılıpta sırrı görünmeyenler alemindesin
ne diyebilirim bir nefeslik bakıp, geçip gitmekte var yanından
zerresinde alemin bin bozgunlar yaşadım
ve vazgeçmedim ateşin hiç sönmeyeninden
hiç pişman olmadım yanmaktan
ve de usanmadım her doğan günde onu ummaktan
ALİ RIFAT ARKU
28/09/2012
İSTANBUL
5.0
100% (1)