..

meczuba ithafen,
keder manşetiyle kapanan gözlerimde
yürüyor alaca düşlere örtünmüş eski masa/lâ

hüznümü aşan ruhun dalgaları kırıyor tüm kalemleri
geleceğin renksiz sayfalarına saklanmayı ret ediyor şiirler..


kör bir hava../boşluğunda dumana yas-lanmış şehir
nisyan belleği
yırtılmış karşı yakasında
majüskülle
surlara çıkıyor kayıp ilânları
görmüyor iç denizim-de marmara
umarsız tutkuya boğulan aşkları..

loş vakitlerin çökük omuzlarına;
duygu yanılsama(s)zından upuzun geceler örüyorum..
aklıma sızan harelerin çözülüyor ilmekleri
meçhul intihar esamesini yüzüme okuyor dolunay
soğuk duş ayazı altında yanıyoruz şubatla..
kâbusa çevrilen gözlerim seninle donduruyor cehen-nemi

benim kadar isteyen olamaz olumlamak yüceltmek sevgiyi
isyanlara kazınan her kelime her bir hece noktasıyla onun şiiri,
gerçeğimin üzerine tutam tutam yaşanmışlık serpilmişi
umarım ki ikimizi birden üzmez bu yazgının bitmişi..

acılar da dürüst olmalı
siyaha sevdalanmalı ruhu,
kan rengi pınarlarda yıkanmalı gözleri
yas akmalı dilinden
boş vermeli tanrı gecinden..

böyle geçti tam bir yılım

bekleyen unutulandır’ı geçtim
sonlanıyor dağarcığımın kifayeti
tükeniyor dizelerim..
geceyi bitiremeyecek hançer kesiği yürek
kaç kere alınır intikam
kaç kere ölür insan..

bu kaçıncı ikinci şahıs profilleri..
yenildim,

yenildim dedim..

bittim,

özümde yittim...

ama hâlâ

sen gitmedin..

kinayeye sardığın kısa cümlenle,
uçuruma sürüklenen ’dostluk’
kırık bir merhaba ya tutunsun dilerdim..
onu dahi istemedin..

biliyor musun..
sana şiirlerimin armağanıydı altın kalem
şimdi hepsi bana mahçub..
aracı koydular beni mısraların yerine..
elçiye zeval olmaz git al dediler,ellerinle..

şiirleri kırmazsın sanırım,benim gibi
hadi iade et kalemi
bir göz ucuyla
kalbin kargosuyla
kuş kanadıyla
bir söz perçemiyle/..gönder
lütfen...
hepsi
birkaç narin parmağın hareketi,zaman..

tamam....


..