...yine de en iyi şey, sevilen bir kadının yanında, konuşmadan, yalnız onun beraberliği duygusu ile tamamen mutlu bir gece geçirmektir. fazlasını aramamalıyız; çünkü iki varlık hiçbir vakit tek olmaz.
maupassant
Soğuk karlı bir şubat ayı İstanbul da En derin acıların şahidiydi lapa lapa yağan karda Bir annenin feryadı ağıtları ve haykırışları kulaklarda Kan damlıyor kan gözlerinden her bir damlada En son o sarılmış oğlunun cansız bedenine morgda Sıcakmış bedeni oğlunun daha Bir tebessüm varmış kurumuş susuz dudaklarında Buz kesmiş bedeni o yalnız soğuk odada Gencecik oğlunun cansız yatan bedenini görünce ana Öpemeden koklayamadan sarılmadan doya doya Mürvetini bile göremeden daha Nasıl verir canının bir parçasını kara toprağa Ana yüreği dayanır mı bu acıya Aldılar koynundan koydular o tabuta Kan damlıyor kan gözlerinden her bir damlada Oysa ki sıcak bir yaz günün de beyaz kundakta koymuşlardı kucağına Soğuk karlı bir şubat ayında beyaz kefende koydular kara toprağa Lapa lapa kar örtü üstünü ilk yalnız kaldığında Ana yüreği dayanır mı bu acıya Yatıyor canının bir parçası Edirnekapı mezarlığında. Yüreğimden….
Paylaş
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Evladını yitiren bir ananın gözlerindeki damlalar, gözlerinden pınar olup akar, ya kalbindeki kanlı gözyaşları, ciğerinden gelen elem katreleri nasıl bir burgaç gibi olup yanık bir serenatla döne döne kor gibi yanaklarında dolaşır. Evlat acısı ilacı olmayan tek acı. Evlat acısı hiçbir acıya benzemez. Sanki özünden bir parça kopmuş gibi kendini yarım bile hissedemezsin, bundan böyle belki çeyrek... belki ondan da güçsüz olacaksın, can damarın kopmuş gibi kan kaybedeceksin.
Evlat acısı gök ekinin biçilmesi gibi keder verir kalbe, hani mevsimler boyu emek sarf eden birinin bütün gayretlerinin bir anda yok olması gibi bir şeydir. Rüzgarların, bir afetin, bir fırtınanın ürünü biçip geçmesi gibi...Yüreğine taş bağlayıp ağlarsın, bu sancıyı hangi taş emebilir; hangi sünger içebilir bu zehirli usareyi, damarlarında dolaşan bu feryadı; hangi teselli kucağı teskin edebilir?
Sizin için ŞUBAT sancılı geçer Benim için doğduğum ay Haklısınız kalp dayanmaz bu acıya Umarım,kaleminiz gibi yüreğinizde güçlüdür YAZMAK SİZE YAKIŞIYOR
hayat acılarla da mutlu olmayı öğretiyor insana zamanla... her yaşanan biraz daha olgunlaştırıyor kişiyi...her yaşanmışlıkta ne sırlar gizlidir görebilene.... yüreğine sağlık...
YÜREĞİMDEN ACI Soğuk karlı bir şubat ayı İstanbul da En derin acıların şahidiydi lapa lapa yağan karda Bir annenin feryadı ağıtları ve haykırışları kulaklarda Kan damlıyor kan gözlerinden her bir damlada En son o sarılmış oğlunun cansız bedenine morgda Sıcakmış bedeni oğlunun daha Bir tebessüm varmış kurumuş susuz dudaklarında Buz kesmiş bedeni o yalnız soğuk odada Gencecik oğlunun cansız yatan bedenini görünce ana Öpemeden koklayamadan sarılmadan doya doya Mürvetini bile göremeden daha Nasıl verir canının bir parçasını kara toprağa Ana yüreği dayanır mı bu acıya Aldılar koynundan koydular o tabuta Kan damlıyor kan gözlerinden her bir damlada Oysa ki sıcak bir yaz günün de beyaz kundakta koymuşlardı kucağına Soğuk karlı bir şubat ayında beyaz kefende koydular kara toprağa Lapa lapa kar örtü üstünü ilk yalnız kaldığında Ana yüreği dayanır mı bu acıya Yatıyor canının bir parçası Edirnekapı mezarlığında. Yüreğimden….
Oysa ki sıcak bir yaz günün de beyaz kundakta koymuşlardı kucağına Soğuk karlı bir şubat ayında beyaz kefende koydular kara toprağa Lapa lapa kar örtü üstünü ilk yalnız kaldığında Ana yüreği dayanır mı bu acıya Yatıyor canının bir parçası Edirnekapı mezarlığında. Yüreğimden….
nereden nereyeee..hayat bu işte..acısıyla tatlısıyla... hüzünlüydü,acılıydı..gözümde canlandırdınız... paylaşım için saol... kutlarım sizi..sevgimle...
her birinize tek tek tesekkur ederim..yazmak sizler gibi yürekten derinden geliyor ve kimi zaman sıgamıyorum kendı bedenime ve beyaz sarı solmuş kağıtlarda buluyorum kendımı..ve sızlerınde bu satırlarda olması cok hos...paylaşmak ayrı bır heyecan..:)
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.