AŞK TÜRKÜNÜN UCUNDA YAŞAMAK
Ağacın kökü doymamış suya
İhtiyacı var yaprağın kurumadan Gözyaşı son nameyi verirse suya Çılgın bir aşk gözü bürüyen kan Kadar dehşetli bir kadının ayakları Saçlarından önce değerse suya Sıkışmış magma yürekte biriken lav Gibi yakar damarın içinden geçince ırmak Yanık yanık ceylanlar vakitsiz iner suya Aşk yakılan türkünün ucunda yaşamak Denirse ayrılık artık kabuk bağlamış yaradır Yanardağın ağzı bir kadının öfkesi Kabarırsa ateş köz köz karışır suya Volkanik bir patlamadır kadının sesi Duyulunca gönüller gark olur suya Eşyada uzanır gölgesi güneşin gün boyu Gecede çoğalır hüznü yalnızlığın Dallarını göğe sermiş Ardıç gibi bir kadın eğilir suya Denizkızlarının ülkesinde fırtına dinmez Köpük köpük göğüsleri çağırır çıldırtır şuh ses Sevdaya limandır sessiz denizin koyu Yayılır ılık bir huzur öfke verilir suya Gözleri gökyüzü olan anaç kadını Mavi bulut öpse yağmurlar sicim sicim Yağarsa ıslanır aşk yürekler kavuşur suya Mehmet ÖZDEMİR Değirmen Dergisi- Temmuz 2012 |
Gözleri gökyüzü olan anaç kadını
Mavi bulut öpse yağmurlar sicim sicim
Yağarsa ıslanır aşk yürekler kavuşur suya
TBRKLER EFENDIM SAYGILARIMLA