6
Yorum
13
Beğeni
5,0
Puan
1841
Okunma

siz duymadınız
zilsiyah bir gecede
şehla bir sesin peşine düştüm
adımlarım ürkek
tökezleyerek gecenin öncüllüğünde
ışıksızlıkla çeliştim
ten ile tin arasına gizlenmiş
gül benizli bir bakire
fener tuttu tarazlanmış geceme
pus ve sus
gah kendimi gah yitip gideni aradım
itikat
itimat ve itaat gerek dedi gece
eğildim
ahrazlaştı dilim
şehla bir sesin peşinde
oysa ben hep kendime efendiydim
bir kırbacın meşininde
bir gözdağı sundu bana karanlık
sırlı tasların içinde
bir yudum içip tükürdüm
yüzüne
faş etti gece
zifiri karanlık içinde
beyaz bir güldü yüzün
kokladım dudaklarımla
tüm erzelliğini kuşanarak gecenin
gel dedin bana
gel
korkma
dikenlerim mum değil karanlığına
aklım kadınlığında
ses giderek derinleşti
bir gayyaya çekildi sayrılığım
girdim onun şallak koynuna
sertleşti dilim
büründüm o gece
şehvani bin yanılgıya
mç-fhrn-JİR