6
Yorum
15
Beğeni
5,0
Puan
1639
Okunma
dalından zamansız düşen yaprağım
yeşil fidanların da yandığı ormanda
filistin askısında haykırır gibi
sûreti fersiz yenikliğimin
sesim yırtık kağıt
mevsim
kimsesiz yeleklere kol takmak vakti
bir yudum suya tutkulu
karantina duvarları aç
arada rüzgâr değmese tenime
almış başını gitmiş yaşam
sevdiğim adam gibi!
yakut renkli uykular taşındı önce
şakülün kıblesi bizden söküleli
paha eder ne varsa gölgesiz şimdi
anılar yasaklı
şaşkın
ne zamandır
kumanya tekmeler gibi, mavi
ırgat nefesi gibi yarınları gri
yürüyorum kaldırımların saçlarını yolar gibi
yollar;
yollar eskisi gibi
gidiyor bir yerlere
sevdiğim adam gibi!
giderek kısalıyorum aslında
dirayet pompaladıkça saçlarıma
çirkef söylenceler birikiyor dudaklarıma
hiç pay bırakmadan dağıtıyorum ne varsa
ve hiç üzerime almıyorum
günde iki paket tutuşturan çakmak gibi
dalgınlıkla gömmüşüm,
hiç haberim yokmuş gibi
ölmüyorsun ama
ayaklarıma değiyor tuzlu su
ve dalgalar çekilince kumlardan
yine adın çıkıyor önüme
sevdiğim adam gibi!
hamaset yağdırdıkça dik başlı şiirler
bir öncekinin tabutunu imgeliyor paslı çiviler
siren sesleri titretiyor ciğerimi
elinden birşey gelmedikçe
ne önemi var ki
çanı susmuş kilisenin
camı kırılmış hayatın, kime ne
tozpembe gri arası
rengini çalan kimse!
uçuyor gözlerimden herşey
tipiye kapılmış film şeridi sanki
geçip gidiyor hayat
sevdiğim adam gibi!
ToprağınSesi
( engin teveccühü ve kıymetli emekleri için sevgili Deniz Uzuner arkadaşıma teşekkürlerimle)
.
5.0
100% (21)