14
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
2071
Okunma

İnsan bazen kendiyle başbaşa kalmak istermiş
Bir deniz, bir gökyüzü kadar mavi ve derin
Nedenlerin ortasına etiketlenirmiş o an
Oysa her şey bahaneymiş
Engel olunamayan zamanın döngüsünde
İstediğin kadar dalsın gözlerin ufuklara
Güneş damla damla..
Sardım düşlerimi aşiyana..
Hatırlar mısın..?
Sana misallerle anlatırdım hayatı
İsnatlardan yalın izahatli satır aralarını
Bir ayraç açardım küme küme sözcüklerime
Anlamanı beklerdim kırmızı çizgilerin takibinde
Öznesel içerikten uzak
Genel tabirlere açık imtiyazlarla
Yüklemsiz kalırdım baharlarda
Benin bu denli sen olduğu nice anlarda
Bir sen olamazdın karşımda
Olamazdın inatla..
Belki de..
Henüz yeni aşınaydın iç sızlatan havalara
Çözümsüzlüklerin şartlanmışlığı köşe kapmaca
Oysa ki
Bildiğim bütün mevsimleri geçirmiştim
Bulutlar yağmur yorgunu
Güneşte kaptırılan düşlerin anaforu
İstediğin kadar dalsın gözlerin ufuklara
Şimdi...
Bildiğim bir oyunun klişeleşen galasında
Yol alan iki nesli izliyorum sahnede
Damarlarıma yayılan güvensiz bir sıcaklık
Ellerim buz gibi
Bu yüz senin mi..?
Ya öteki..?
Yine unuttum bildiklerimi..
Çözmeye çalışırken usulca
Ölüyorum yavaşça..
Hayat bazen..
Gördüğün her düşü alnından vurur
Ve sonra
Yeni bir yaprak doğrultup
Yeşerir enginlere
Maviye..
HAZAN
5.0
100% (14)