6
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
1919
Okunma
Bende ki ’Sen’
Benim hiç ’Baba’m olmadı biliyor musun.
Baba diye/bildiğim dağ gibi adam
’Benim sığınağımdı, tek dünyam’.
’On üç’üm de devirdim koca dağı
Bombaladım sığınağımı..
Ellerime dünyanın kanı bulaştı
Kirlendim...
kirletildi içimdeki çocuk.
’Ondandır kırmızıyı sevmem,
Asi oluşum, isyanım ondan’
Kâlbim mühür..
Dil’im kilittir.
Açmaz dalım da hiç bir gül
Baba yol’dur yol bir ömür..
Kanar, acır canımın hüsran yolları
Susturumam o vakit içimde isyanları.
’Toprağım kurumuş kan gölü,
mezarım olmuş babam’
Ah! babam
Baba diye/bildiğim
Yokluğunla aciz,
Varlığınla inlediğim!
Baba bile diyemediğim
Babam!
Mezarını görmediğim mezarım babam!
’Öldük yaşamadan, öldürüldü içimizde ki
masum çocuk/zaman’
Emine Genç
Kahrolası yitik zamanlar!
Yol lmu verdiniz ki
Nefesi nefesimde iken
Ayaklarımın altından çekildiniz
Harlı bir elin dokunuşunu esirgediniz
Gerçek nedir?
Bir avuç göz yaşı ve kana karışan kan
Anneli öksüz
Babalı yetimim ben
Odalarım da mekânsız
Sessiz
’Bu günah benim değil
O’ el senin değil’
Yalnızlığın karanlıklara gebe oluşunu
Uykuların katran gecelerde
Ne isyanlar doğurduğunu
Gözlerim bilir..
Bilir de
Susar ellerim
Ve sensizliğe ağıttır
Son nefesim.
dil-ruba / 17. 03. 2008
5.0
100% (5)