10
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
1282
Okunma

bütün arsızlığın la karşımda durma
üstelik ağzın dolu lakayt çiklet patlanman sabrımı zorluyor
oyun mu bu
kirli çamaşırları önüme döküp
tan yeri ağarana değin neyle yuğsam çıkar dilinin zehri
hani diyor ki şeytan
ağzına burnuna şöyle
la havle
duyargalarımın tellerini inciten bu müzik
ne kadar yabancı
ritmine ayak uyduramayan ayak da sancı lı
yorgunum hayat
gölgemin ardına gizlenmekten
tut elimden al götür yeni baharlara
soluklansın neşelensin
bir nebze yorgun gövdem
ruhumun uçurumları intihar sahnelerine gebe
şaytan yokluyor biteviye
hadi çık git git git
biraz gayret içinde olsan kafi
küllerimden yenide doğacak kadar seviyorum seni
hani aralasan şu kara perdeyi
yetmiş kere secde ederdim varlığına
yetmiş yere dikerdim şükran mumlarını
bütün semavi dinlerde yakarıyorum
yetmiş sızıdan birini al/san üzerimde ki yük hafifler
kuş olur uçarım
arı olur konarım binbir çiçeğe
heyhatt
biliyorum vuracaksın yine boynumu
gecelerin celladı
vereceksin elime mutsuzluk anahtarını
kararlıyım sen ne kadar inatsan
al benden de o kadar
ya değiştir tavrını ya da değiştir
yoksa neron gibi
yakacağım bütün şehri
yakacağım gemileri
dikilip karşına
gözünün yaşına bakmadan
sıralayacağım lugatlara sığmayan o sözleri
gelmişine geçmişine...
29.06.2012/izmir
ferhan erdoğam
5.0
100% (7)