5
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
1735
Okunma

Ne şanım kaldı benim
Ne de şerefim
Yüce engin dağların türküsü benim
Sisli dağların kurdu
Bozkırların yurdu
Alevi’si laz’ı kürd’ü
Bir arada duran
Toprağa can veren benim
Anaların gözyaşı
Aşığın sevdalısı
Ben bir erim askerim
Namusum ve şerefim
Göğe çekilir benim
Kanımda dolaşan bu duygu
Kimi zaman yırtarım dağları
Dağların kartalı benim
Benim Anadolu’yu karış karış gezen
Dağlarında yürüyen
Çağlayıp çoşan nehir benim
Öfkemin kölesi değil
Bir hilâlin sevdalısı
İbrahim’in delisi
Mehmet’in oğlu benim
Ne istediniz benim yurdumdan
Uykumu dörde bölen benim
Yıldızları yorgan yapıp üstüme
Ay’a türkü söyleyen
Ateşleri gözünde söndüren
Öfkesini içinde dindiren
O İşte benim
Kızıl bir seherin vaktinde
Sıcak bir çay yerine
Kanımızı içsek de
Zalime dur diyen
Huzurla hak’ka yürüyen
Ayağını toprağa sürüyen
Sırattan geçen benim
Korkumuz ölüm değil elbet
Korkumuz vurulmak da değil
Eğer gün gelip unutulsak da
Bu kan deryasında boğulsak da
Hilalin rengi benim
Edirne’den Kars’a
Deli rüzgâr gibi savrulurum
Halayda zeybekte horonda
Uzun havanın telinde benim
Bitmez bizim neslimiz toprağa düşşek de
İnmeyecek bayrağımız biz görmesek de
Ne güneşler doğacak bu vatanın üstüne
Toprak yeniden filizlenecek gidenlerin yerine
Ey! ak sütüyle bizleri doyuran analar
Ak sakallı dua eden babalar
Bir mendilin içine aşkını yazanlar
Bacılar gardaşlar guzular
Eğmeyin başınızı sevinmesin düşmanlar
Gün olur elbet ekinler de göverir
Damarımızdaki asil kan bu oyunu da devirir
Vatanım huzura
Ha! bir daha gayret
Hadi kalın sağlıcakla
Hakkınızı helal edin
Bizlere selâmet...
Şiirime emeklerinden dolayı sevgili Nazan Sarıkaya ve Işık Arsoy’a teşekkürlerimle...
5.0
100% (8)