13
Yorum
12
Beğeni
5,0
Puan
2835
Okunma

Ferah benim güzel arkadaşım. Bilirsin hiç tatlı dilli olamadım olur ya maddi imkansızlıkların ayırdığı yollarımız birgün yine kesişirse ve seni nasıl özlediğimi anlatamazsam duygularıma tercüman olsun diye yazdım bu şiiri. inşallah birgün birlikte okumak kısmet olur. Yeditepeli şehirden bir alacağım var...
Nasıl yandı içim maziye dalınca
Sol yanımda bir ateş
- Hiç sönmüyor-
Dilime sitem dolamıyorum
İmkansızlıklar girdi aramıza
Biliyorum
Esmer masum teninle
Koskocaman bakan kara gözlerinle
Her gün aşık olan
Aynı gün unutan hercâi yüreğinle
Ferah bir esinti gibi kaldın zihnimde
Sen
Onsekiz yaşımın en güzel bestesi
Elimi bıraktığından beri
Bir bilsen
Ah bir bilsen
Hayatımdan kaç tane kırık telli saz geçti
Dost diye sarıldıklarım
Öyle incitti ki yüreğimi
Her su birikintisinden
Fal çıkarırdık kendimize
Beyaz atlı bir prens vardı
Her kahvenin telvesinde
Hiç bir yas
Bir günden uzun kalmıyordu kalbimizde
Keşke ah keşke
- Tekrar dönebilsek o günlere-
Esmer tenine kızardın ya
Hayranlıkla bakardın
- Sen beyazsın- derdin
Şimdi o beyazlık gitti
Yerini gri bir sis sardı
Gözlerimin yeşili soldu, akı sarardı
Artık ışıl ışıl bakmıyorum hayata
Annemin paketinden çaldığım
Bir nefeslik sigaranın yerini
Paketler aldı
İntihar ediyorsun diyen doktorlara inat
-ölürcesine içiyorum-
Görsen tanıyamazsın
Her kayıp yeni bir iz bıraktı yüzümde
Billur sesimin yerini boğuk bir ses aldı
Kargalar kıskanıyor duyduğunda
Esmer tenli arap kızı
Sararmış vesikalık bir resimsin şimdi
Her özlediğimde
Bakıyorum kara gözlerine
On sekiz yaşımı öper gibi öpüyorum
En büyük ızdırabımın
Tek şahidi
- Ferah çiçeğim -
Seni on sekiz yaşım gibi özlüyorum
Yakamoz Deniz (Serpil TÜGEN)