Gönlünün arzusuna göre iş yapma ki, sırtına pişmanlık yükü yüklenmeyesin. ferideddin attar
Anna Hebert
Anna Hebert

Günün Simyası

Yorum

Günün Simyası

0

Yorum

1

Beğeni

0,0

Puan

Okunma

Günün Simyası

Bırak hiçbir kız hizmet etmesin sana vahşi yaralarını
bastırdığın bu günde, kanlı hayvan, karaçamın eğilmiş dallarına.

Çevrendeki kızlara söyleme ateşin köreldiğini, uyarma kızları
menekşe kalplerle.

Onların yedisi de görecek mavi acıları taşıyan odanı
saçlarında yükselen sessiz amforada.

Kayıp gidecekler kendi gölgelerinin eflatun çizgilerinde
sualtı yalımları gibi sessiz bir ayinin ihtişamı içinde
senin duvarlarının dört rüzgârı boyunca.

Usulca dürülmüş kutsal acıların saklandığı antik kilimleri
yeşil çimenlere benzeyen ayaklarıyla, güneşin dalgalandırdığı
yumuşak çayırı, sessizliği ve çığlığın katı boşluğundaki sık otları
biçsinler diye ne kızları uyar,

Ne de bir yeraltı aşkının gizlenmiş güçlü titreşimini, denizin
akıl almaz arzusuna benzeyen şarkısı süzülmeye başlarken suda.

Uyarılmış birinci kız birer birer toplayacak kız kardeşlerini
ve senin açık damarlarının yapraklarında, aşkın demir atmış
yaralarını usulca anlatacak onlara.

Seçilmiş kız kardeşlerin en karanlığı getirecek sana, acı kalplerin
üstünde henüz tomurcuklanan balsamı, kutsallığı bozulmuş eski
mahzenleri, gece yarısı teşhislerinin ve eczanın çiçek yataklarını,

Hassas kazılarla ve sabırla gün ışığına çıkarılmış sevgili bir taş gibi
en yavaşları, yakıcı gözyaşlarıyla kendine yeni bir yüz yaptığı sürece.

O burada, tuzun seçkin kızı, bereketli hasadının muhteşem sepetlerine
koymak için seni. Yolda tartıyor parmak uçlarıyla senin batık
bir bahçeden toplanmış çiy tanelerine benzeyen göz yaşlarını.

Bak, adı Veronica olanların biri katlıyor geniş çam yapraklarını
ve peçesine suyun parlak aynası gibi serilmiş ıstırap dolu
bir yüzün düşlerini.

Her yanına pirinç madeninden çiviler batırılmış, ateşler içinde
yanan kız acele ediyor şimdi bu gece, en tepesine yükselmiş,
büküyor onun olgun yapraklarını, siyah ayçiçekleri gibi.

Neredeyse bastıracak ellerini sıkıca senin gözlerinin üstüne
tıpkı mükemmel düşlerin yüzyıllarının, ölümün, sert bir incinin
beyaz kanının tefekküre daldığı yerdeki canlı bir istiridye gibi

Ah, rüzgârda ürperen sen, dört mevsimin bayrak direklerine
çekilmiş yüzünün güzelliği,

Sen, kumlarla ufalanmış, saçılmış saf yağlarla, akışkan renkli
ve güçlü suların tanımsız mucizelerinde üryan,

Karışık balçığın yüzüne bürünmüş kireçtaşı merhametlerden
gelen sessizliğin farkına var.

Maviye karşı hazır tut yeşili, ve, gücün sahipliğini, korkma
aşıboyasından ve erguvaniden, bırak bağlı kalsın dünyaya
kopyası dünyanın, yayına bağlanmış bir ok gibi,

Kendi garip simyasına bağlı, uyarılmış lütuf gibi çılgın trafikte,

Güneşteki saf vahşi şeyler, adını koysun yüzleştiği her şeyin
rahatsız edilmiş ve parçalanmış büyük ölünün haşmetiyle.

Kırık mavi camların duvarları dağılıyor denizdeki halkalar gibi,

Ve kalbin tam ortası tasarımlıyor kendi narin çitini.

Bir anlık zaman için çağırılmış, gün yükseliyor sözcüklerde,
saplarının üzerinde patlayan dev gelincikler gibi.

Efsanevi Veronica’nın, Calvary’ye benzer şekilde, İsa’nın kanayan yüzünü sildiği;
ve bu mendil ya da peçede daha sonra İsa’nın yüzünün göründüğü söylenmiştir.

Paylaş:
1 Beğeni
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 
Günün simyası Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Günün simyası şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Günün Simyası şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL