0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1160
Okunma
Kavurur sahranın ateşi mücrim gönülleri
Ağıt yakar bu azaba her kum tanesi
Kin tutar zalim güneş kopan çığlığa inat
Bedevinin imtihanı olsa gerek susuzluk çilesi
Beddua ile gelmiş garip sahra bu günlere
Bu ateşin nedeni sevdiği gelmedi diye
Bedeviden çıkar acısını gonca gülü nerde
Sahra aşık olmuş güllerin efendisine
Tek göz yaşın yeter sahranın ateşine
Dur! Sen ağlama canımız feda tek gülüşüne
Kurak kalplerin sultanı ey Muhammed Nebi (s.a.v)
Ne sahralar kaynıyor sensizliğin izinde
Garip gönül ferman ister varmak için ravzana
Ağlayarak yüz sürmek bastığın her toprağa
Sensiz ışık vermez güneş şu zavallı mehtaba
Ne olur güneşim ol çıkar beni aydınlığa