31
Yorum
18
Beğeni
5,0
Puan
2118
Okunma
Huysuz bir yorgunluk çöker de içe;
Sarhoş olur yürek gam içe içe....
Şu yorgun günümün yorgun akşamı
Dökülür gözümden yaş satır satır.
Güneşli günlerin durgun akşamı
O şanlı maziden kalmamış hatır.
Dertleri pazardan peydahlamışım
Dönüp o pazarda tezgâhlamışım
Namert kapısında sabahlamışım
Vardığım her kapı hüzne uğratır.
Dermanım tükenmiş, hale gelse de
Gönül bu eleme çare bulsa da
Hakettiğim ödül, bu son celsede
Ruhuma kırk katır, boynuma satır.
Bu susuzluk hangi suyla pâklanır?
Hangi mahkemede ruhum aklanır?
Çekilen acılar nasıl saklanır?
İtiraf ederken göz çatır çatır.
Koştuğum yollarda zül oldu kârım
Tövbe ettiysem de dinmez efkârım
Tut kalın ensemden, uyuyan arım
Al beni toprağın dibine batır.
Gönül bazen an’ı çeker sorguya;
Kalem hüzünlenip dalar kurguya;
30 mayıs 2012
trabzon
5.0
100% (25)