3
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
1327
Okunma

gölgeler koşuyor bir telaşla geceye
kanadı kırık bir güvercin sığınıyordu avuçlarıma ...
çığlık derinliğinde yara şimdi sessizlik
acıları sancıları senden arta kalanları
yığıp yüreğimin bir ucra köşesine hasreti yüz edip gözlerime
yük edip özlemleri takatsiz dizlerime direnen ayaklarıma sevdama inat
sürükleyerek düşleri tutup ümüğünden seni terk ediyorum...
umutlar kuru yaprak rüzgarlar ardında
kaldırımlar ıslak ve ben yalın ayak seni terk ediyorum...
nefretle düşecek tek bir damla gecenin karanlığında
balıkcı kasabasının izbelerine mazgallarından gülüş toplarken hüzün...
kanayacak ayaklarım
dişlerim kenetlemiş gecmişe ve ardından savrulacak küfürlere ve dilime inat ...
onlarca şarkıya şiire Eylül’e inat seni terk ediyorum...
karanlığı yırtan bir vapur kampanasına hibe edip ümitleri
bu kasabanın sen kokan sokaklarını ve seni terk ediyorum...
topluyorum benli bikaç sözü senli bir avuç gülüşü
kumsal da ki sönmüş ateşin küllerini öfkeyle tekmeliyorum
siliyorum bir kaç harfin izlerini ihanet kokan kumsalından...
fesleğen kokulu yaz akşamlarından
tırnaklarımla kazıyorum özlemi buğulu pencerelerden...
kor ateş yüreğimi
söküyorum kendi ellerimle düşerken gecenin kara tenine tek bir damla yaş ...
seni sana terk ediyorum ...
dudaklarının kıyısında uyutmuştum gün yüzü görmemiş düşlerimi
teninin cehennemi ateşinde eritmiştim katmer katmer hülyalarımı ..
haram bulaşmamış sevdamı
elalarını belalarımı terk ediyorum...
kör bir bıcakmıydı boynuma sürttüğün
mabedin de sunağına uzattığım boynuma vurduğun bu canı terk ediyorum...
akmayacak bir damla göz yaşı
canım kanım kurban oluyorken sevdama
ben düşecek tek bir damla kanla seni sana tövbesiz günahlarına terk ediyorum...
Hasan ODABAŞI
5.0
100% (5)