7
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1039
Okunma
Anlamıyorum, anlatamıyorum fermanı!
Tercüme edemiyorum gönlümün dilini,
Bazen "Aşk" diyor, bazen "Çile" diyor!
Ve ben birleştiremiyorum sözcükleri
Deli gönlüm sordu "Aşk" nedir?
Ben; sorumluluktur, ilgidir sevgiliye
Mutlulukla akmaktır huzur nehirlerine,
Saygı duymak, insan olarak görmek her seferinde,
Onun yokluğunda; aramaktır, özlemektir, onun benliğinde.
Deli gönlüm bir de "Çile" nedir dedi?
Ben; acı çekmek, elemdir, yalnız başına üşümektir zemheride!
Boşaltmaktır dolmadan kadehleri meyhane köşesinde!
Yokluğuna alışmaya çalışmaktır leb-i Leyla’da her gece,
Pervane gibi yanmaktır, dönmektir, ölüp tekrar yanmaktır yine
Kızdı deli gönlüm, aldı sazı eline!
Her sevgi kadehi; çileye mi kalkar dostlar?
Aşkın terazisi; çileyi mi ağır tartar dostlar?
Aşkın ayağını çileye mi prangaladılar dostlar?
Elvan’ım, sürdün ya kervanını nâr-ı aşkın damına,
Çile yazdırmışsın aşk sayfasının her satırında!
Gönlünün o şuhluğunu anlayamadın zamanında!
Zühre diye bakar mıydım şimdi hiç Leyla’ya!
2003
Elvan USUL