Başıma çökmüş bir akşam kafesine sığınıyorum,sensizlikte.


Misket karası gözlerini niyedir bilmem
Ama
Korktum cancağızım...
Avuçlarına bıraktım di’li geçmiş zamanımı.
Özlem yanıkları kabuk bağladıkça ben büyüyorum sana.
Birkaç neşterin kattığı acıyı sensizlik deryasına bıraktım
Lût gölü yangınlarımla.
Kaç bedene soyundum,
Maviliğinden düşecek cemre haberindeyken
Sıva çektiğim kireç kokan yüreğimi.
Gök kubbedeki bir martı kanadı kırık
Sesinde sen yoksun,
Ben yokum
Düştük.
Kırıldık.



Azrail’in çemberi Kız Kulesinde daraldı,maviliğinle
Oysa ki sen Şems’imsin.
Kuş tüyü ışıkların dudak kenarı hiçliğimle valsde.
Velhasıl kovulmadı hicran .
Öleceğim dudakların(m)da
Yüreğinde kaç gün misafir ettin vuslatı?
Çorak coğrafyama kaç defa düştü azizliğin.
Ve
Bir papaz vaftizledi çocukluğumu.
Süleymanın boğazını değen bıçak keskinliğini gösteriyor
Akrep ve yelkovana.......



Şimdi morg sessizliğinde bekliyorum..
İmlası bozuk bir romanda
Sina dağın rüzgarı esiyor harflere.
Marmara’nın avlusunda kelam huzura sıvamakta kollarını.
Yirmi dokuz harfi çözüp,guslet yalnızlığımı
Tüm soruların cevaplanır sonunda
Vakit ; sensizliği musallaya yatırmakta
Hicran çökmüşken başıma bir sem yak bensizliğime..
Hadi!
Bir nefes ver hayat bulayım cancağızım.........


gordion
01/05/2012