5
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1063
Okunma
düşmeye yakın; yağan kar ise
avuçlarımda eriyor
insan kiri
nefretin manzarası
soluyor yaşamla kalım arasında
var oluş
kan tarlalarında suluyorum bedenimi
koş oğlum koş diyorum sende cepheye
daha iki yaşındasın
henüz anlamını bilmediğim kelimeler
_bak baba terörist!
üzgünüm evlat
sana barıştan oyunçak veremedim.
büyükler katlederken neslini
sen ağla oğlum
ananın yüreğinde katlettiğin rüyandı
henüz taşrasında gül açmamış
düşerken toprağına tomurcuğum...
zılgıt yemiş ay bedenim.
oturmuşsun bakıyorsun gözlerime
farkındasın
hangi cephenin karı idi bu erimeyen
seni bir köşede ağlatan
annenin yüreğini sızlatan
hangi merminin kanunuydu
insafsız
hangi kralın fermanı
böylesine yangın yerine döndüren imansız
anlıyorumki kırdığın oyuncakların
tabancan
makinelı tüfeğin
ben ağlıyorum oğlum
gençeçik toprağa düşen evlatlarıma
sende ağla
sana veremediğim kinsiz, nefretsiz
bir dünya için.