şimdi bir gemide olmak vardı
süzülüp çıkarken Akdeniz’in duldasından
Tarifa’dan rota çizmek güney Atlantik kıyılarına
koca çelik beden
damarlarında can
uyum içinde
dingin çalışan
oksijeni
iyodu bol
ıssızlığı soluyan çelik beden
güp
güp
güp diye bacasında kalp atışları sayılan çelik beden

şimdi bir gemide olmak vardı
kuvvetli fırtınadan kurtulmuş
kalaşların üstünde yuvarlana yuvarlana ilerlerken
yorgunluk kahvesi yudumlamak
güneşin ilk ışıklarına gözlerini kırpıştırarak bakmak
göğsünde gürleşen yaşama hırsı
ağzında gezinen acı kahve telvesi

şimdi bir gemide olmak vardı
gecenin karanlığında bilmedik liman kentlerinden birinin şavkına
hayaller kurmak
ufak tefek hayaller
sevgi üstüne
macera üstüne
hayaller kurmak
içinde gelecek olmayan hayaller

şimdi bir gemide olmak vardı
medeniyetin sönük ışıkları altında yaşananları düşünmek
süslenip akşam gezmesine çıkanları
sevdiğine sarılıp yatanları
acılarıyla sevinçleriyle insanları

insanlar ve insancıklar
her yerdeler
kimi park köşelerinde
kimi meydanlarda
şarkılarda romanlarda
uzaklardan geçen gemi karartıları seyreden
içinde olma özlemi çeken insanlar
insancıklar

şimdi bir gemide olmak vardı
geçmişi tek kör kuruşa satıp
içinde gelecek olmayan düşüncelere dalmak
bebeğin
sevdiceğin seninle
hep seninle
düş gibi
düşmüş gibi


büyükharman, 09 nisan 2012 karamürsel