1
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1229
Okunma
Her gün aynı yoldan
geçiyorum.
Manzara aynı.
Ayn insanlar
aynı saatte
aynı yerdeler.
Beni gördüğünde gülümseyen
motosikletli çift var
mesela.
Neredeyse beni sevdiklerine inanıcam.
Sonra alışveriş merkezinden geçiyorum.
Temizlik işçileri
işi yarılamış,
tembel siyah köpek
güvenlik kulübesi gölgesinde
yatarken
ıslak gözleriyle kolluyor
etrafı.
Fakat bugün
başka köpeğe
mavi bir araba çarptı.
Ve orospu çocuğu durmadı bile...
Önce biraz yavaşladı
sonra gazı kökledi, kaçtı…
(İnsanlar için bile durmuyorlar diyeceksiniz.
Onların en azından ambulansı var.)
Yanına gittiğimde hala yaşıyordu.
Sahibi belirdi birden
ve yaralı hayvanı
kucağına aldığında
köpek
titreyip, işedi.
Sonra adam arabasına atlayıp
en yakın veterinere doğru gazlarken
ben de Tanrıya seslendim(nadirdir)
köpeğe bir şans daha vermesi için.
Boktan bir gün böyle başlardı.
Ardından işe gitmek için her gün
çıkmak zorunda olduğum
yokuşa yöneldim.
Yokuşların gizli
dik rampaları vardır
ve
sizle dalga geçmek için yapılmış
izlenimi uyandırırlar.
Yokuş içinde başka bir yokuş...
İşte tam orada gördüm
harikulade sarışını
yolun dik rampasına
park etmiş pahalı bir cip içinde
sigarasını içerken.
Otuzundan fazla olmadığı gibi
dünya da umrunda değildi.
Bana bakıncaya kadar
gözlerimi diktim.
Sonunda farketti beni
ve bir süre bakıştık
Sonra
aniden başını çevirdi.
Sarışın, siyah güneş gözlüğünü takarken
büyük araç sessizce çalıştı.
Mavi gömlekli
kır saçlı adam
gazı köklediğinde
kadının içtiği sigara dumanı
açık pencereden çıkıp
ardında mavi bir şeylerin
izini bıraktı.
Yapıcak fazla bir şey yoktu.
Ben de çıkarıp bir sigara yaktım
lanet yokuş ciğerlerimi
zorlarken…
5.0
100% (2)