3
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
1419
Okunma
yoksul bir çocuğun içiçe geçmiş dağınık saçlarında ,
ilkbaharın sevinç çığlıkları, topraktan kararmış yüzünde,
sarsıyor koca bir dünyayı,
umursayarak işiyordu burjuvazinin paha biçilmez villaların üstüne,özel mülkiyetlerine.
şimdi elinde taşı ,mutluluklarını çalmaya, varmı cesareti olan
adı çocuk ;ana rahminde,sokakta ,evde ,oyunda ,savaşta,işte
adı çocuk, bedeni ateş çağıran ,gelecek için yanıp tutuşan
dili dönmeyen türküler söylemeye çalışırken,dişleri kenetli
adı çocuktu
ruanda da bir eline silah ,bir eline pala, nefret tohumları ekilmeye çalışıllan
afkanisatanda kabuslar içinde uyanan,ırakta yetim kalan,filistinde taşla yurdunu koruyan
adı çocuktu ama erken tanımıştı emperyalizmin ölüm oyunlarını
yoksul bir çocuğun içiçe geçmiş dağınık saçlarında ,
ilkbaharın sevinç çığlıkları, topraktan kararmış yüzünde,
sarsıyor koca bir dünyayı,
umursayarak işiyordu burjuvazinin paha biçilmez villaların üstüne,özel mülkiyetlerine.
ölümü ovumla uterus arasında tanımştı
çocukluğunu göbek bağından aldığı oksijenle kokladı
ilk gözünü açtığında çığlıkları haykırıyordu
öldürmekle bitiremezsiniz bizi,bir bir gider binler geliriz ,
kahrolsun...
5.0
100% (4)