7
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
1130
Okunma

çırılçıplak kalacak yine
duldasız, savunmasız
köz üstüne yatıracaklar
dün olduğu gibi
yarın da
yakacaklar kadını…
doğacak küllerinden öksüz çocuklar
mor yine mor
dudaklar kan, kırmızı
oysa sevgi
en çok da kadına yakışırdı
dökülmeseydi kaldırımlara
çocukları…
mermerin karnındaki toprağa
ağıtlar yakacaklar yine
beyhude
sallanacak bir müddet bayraklar
sonra susacaklar
herkes kendi evine…
çizecekler kadını yine
meydanlara, mutlu mutlu
asacaklar mitinglerde gözlerine
umudun en yalancı resmini
sonra dağılacaklar
ortalık in cin
ortalık kadın çilesi…
kimsecikler görmeyecek sonra
dört duvar arasını
ki gece hiç bitmeyecek kadar uzun
ve zulüm
ve çığlık
çöküp oturacak kan çanağı gözlere
gözler ki mart ayları kadar sancılı
ağlayacak kadın kadın…
gün ertesi ve yine
bir başka köşede bir başka kadın
başlayacak dört duvar arasından toplamaya
“bu son ağrım” diyerek, yarasını
duvağını, kadınlığını
gelin çiçeklerini
öperken dudaklarından
toprağa gömülü kız çocuklarını…
vakitse vakit!
tamamsa tamam!
duymazsa duymasındı kimse!
toplayacak sesini kadın
gidecek, acelesi var
gökyüzünde şenlik var ve bir de
binlerce sevgi kuşları…
Saadet Ün- 05.03.2012
5.0
100% (7)