İstanbul’u izliyorum gözlerim açık
Oturmuşum boğaza karşı bir banka
Ah ulen ah bir de tellesem bir sigara
Zamansız bıraktım şu zıkkımı
Şimdi nasıl güzel giderdi boğaza karşı

İstanbul’u dinliyorum gözlerimi açarak
İskeleye bir vapur yanaşıyor düdüğünü çalarak
Martılar nihavent çığlıkları şen şakrak
Çiçekçi kadın yaklaşıyor elinde güllerle
Diyor alıveresin bir gül sevdiğine
Yok sevgilim diyemiyorum üzülür diye halime
Güller için yaşlandık sen karanfil ver oradan
Olmayan sevgilime karanfil alıyorum çiçekçi kadından
Karanfili kokluyorum hayeller üşüşüyor gözlerime
Boğazın sularına göz yaşlarım karışırken

İstanbul’u izliyorum gözlerim açık
Karşımda heybetiyle durur Haydar Paşa
Katar katar umutlar taşıdın İstanbul’a
Taşı toprağı altın sanıp gelir köyden masumlar
Öğütüp ufalar İstanbul değirmeninde
Acı hayel kırıklıklarıyla dönerler köylerine
Ezan sesi yükselirken camiden
Martıların çığlıkları sustu ezan dinlerken
Aşığım sana İstanbul al beni koynuna
İstanbul’u seviyorum gözlerim kapalı