6
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
4180
Okunma

Aczini ikrarla, düşünüp sonu
Rabbini bilene kul derler oğul.
Sayısız olsa da beşerin yönü
Menzile varana yol derler oğul.
Yunus’da çağlayan, gönüller yapan
Nemrut’ta dağlayan, küfüre sapan
Gâfilin ağzında taş atan sapan
Âlimin süsüne dil derler oğul.
Şeytan, yuva yapar nefrette, kinde
Kibir, boy gösterir şöhrette, ünde
Her "dostum" diyene, kanma; zor günde,
Terkedip gidene el derler oğul.
İblisin sanatı, ağ, tuzak kurmak
Mü’minin görevi hakkı haykırmak
İnsana yakışmaz bir gönlü kırmak
Kelâmın hasına bal derler oğul.
Madem ki yürektir en güzel mekân
Sevgi ol, gönülden gönüle akan
Akıl süzgecinden geçmeden çıkan
Kelamın hamına kal derler oğul.
Yol sarpa sarınca ömrün sonunda
Sitem, beste yapar sesin tonunda
Ayaklar titreyip, baston önünde
Bükülen kısıma bel derler oğul.
Her gelen dünyaya bir bakar, geçer
"Can" denen, kafesten, gün gelir uçar
Mizan’da ümmeti kalınca naçar
Açan o goncaya Gül derler oğul.
Ol Emîn Ahmed’e Gül derler oğul.
Mecit Aktürk