Tete...




unuttun mu vedalaşamadan çekip giden siren seslerini
ama ben o treni görmediğim halde
sirenler hep kulaklarımda çınlıyor
ne yapsam

s
u
s
t
u
r
a
m
ı
y
o
r
u
m


... biliyorum Tete...


şimdi diyeceksin ki


- tam o sırada aç bir bebek ağlıyordu
tek eliyle yapışmıştı annesinin yakasına
süt emiyordu memesinden...
küçük parmaklarıyla sanki kahpe dünyaya yapışır gibi

oysa senin sevdiğinden başka kadın yoktu ki Tete...dönmüşsündür yüzünü.
olsa, olsa trenin buhar sinmiş yalancı camından görmüşsündür... değil mi ?


sahi, yine unuttum k ö r olduğunu Tete.
az daha son lokmanı bir sarhoşa verdiğini de unutuyordum
hatta o sarhoşu da buharlı camdan görmeyen gözlerinle gördüğüne de
yoksa,
yalpalayıp mı sana doğru geldi Tete ?


sanmam.
mutlaka ağzı salya sümük, bir kenarda uyuklamıştır.
için sızlamıştır.
daha iyi "k ö r m e m e k" için silmemişsindir camı.

şimdi diyeceksin ki

- ağzından salya sümük aktığını nerden bildin ?

e e o kadar da olsun ama Tete, farz et ki senden öğrendim ...!



biz sarhoşlara k ö t ü gözle bakarız bilir misin
neden son lokmanı ona verdin...?

biliyorum, şimdi diyeceksin ki

- her şeyin bir sebebi vardır;
doğmanında, ölmeninde, hatta s a r h o ş olmanında



...o halde neden insanlar sevdiklerini kaybederler
ve neden toprak olur gider bazıları aniden ?...



bu yüzden mi kuşlar sevilirken, kargalar pek sevilmezler Tete.
toprağı kazıp sevdiğinizi buraya gömün diye
bize yol gösterdikleri için mi ?


Ah Tete,
senin o yüreğin yok mu o yüreğin şimdi diyeceksin ki



- bir kuşun suçu nedir,
pencerene konan pamuk gibi küçücük bir kuş olsaydı, yine sevmez miydin ?

günlerdenbirgün2012Davidoff