(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
kayseri Türkiye'de göremediğim ender yerlerden biriydi sevgili Şama dizelerinizle yolculuk yaptım ama içimde de bir soru işareti kaldı niçin gidemedim diye fırsat bulduğum ilk anda gezmeye gideceğim sevgili dostum..Yüreğine sağlık sevgiyle ve sevdiklerinle kal her zaman sevgilerimle..
Alpaslan Allah deyip girdi o gün vadiye, Kayserimiz dedemden bize kutsal hediye... Kadın kıyafetine girmiş cümle şuh peri, Şimdi onlara mesken olmuş Güzel Kayseri.
Kayseri Tarihi ile ilgili beyan-ı hakikat için; Teşekkürler Ekrem Hocam.
Kayseri tarihi bu, gün yüzüne çıkarıp, Sizlere sunuyorum, biraz şekere karıp. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, Bundan asırlar önce, yakın zaman içinde, Derinkuyu, Kaymaklı, mümasil mahallinde, Yeraltında yaşardı, herkes toplum halinde. Rivayet edilir ki, üç çıkış yolu vardı, Erciyes, Hasandağı, Göllüdağ, yollar dardı. Bu yolları öğrenen mağma püskürdü çıktı, Böylece Kayseri''yi, kurulmadan yaktı, yıktı. Üçü birden mümkün mü, öyle değildir elbet, Sıraya girmiş gibi, kustular nöbet nöbet. Aralarında vardı, adeta müsabaka, Kapladı yeryüzünü lav tabaka tabaka. Bazı gün sıcak rüzgar aşındırırdı har har, Bazı gün asit yağıp eritirdi hep şar şar. Fırsatı yakalayıp cümle cin ve de peri, Bacayla donattılar, etrafta her bir yeri. Irmaklar da musallat olup soğuk lavlara, Böyle oluştu dünya harikası Ihlara. Yavaş yavaş şeklini alıyordu her bir yan, Kurulmuştu bunlardan, çok önceleri Bünyan. Burda mı yaşamış ki, Salih Nebi ve Deve? Dede Korkut yerleşmiş Develi''de bir eve. Yarini arayanlar Gesi Bağı''na gelmiş, Soğuk yayla suları, çok bağırları delmiş. Erciyesi farketmiş gemisiyle Nuh Nebi, Pastırmasın medhetmiş, ol Evliya Çelebi. Padişahlar verirmiş buraya üç adet tuğ, Yaylada konaklarmış, her yıl gençlerle başbuğ. Niçin Kayseri ismi, var çok değişik görüş, O meşhur Kenan Evren, bu Erciyesi görmüş; "Başıboş yükseliyor" demiş "kaya serseri" Netekim bin yıl sonra, deyim olmuş; Kayseri. Eskiden Erciyeste, yetişirmiş kayısı, Buraya bahçe yapmış, "Deli Dumrul" dayısı, Bu civara demişler, iyi "kayısı yeri" Melik Gazi kısaltmış ismi olmuş Kayseri. Ases dağında şair İmrül-Kays''ın makberi, Denirmiş "Kays''ın yeri" sonra olmuş Kayseri. Hasan Dağı''nda odun toplamış Rum Kayzeri Cilalı taş devrinde, ismi olmuş Kayseri. Çok vardır daha böyle türlü türlü rivayet, Şu beyitlerle söze vereceğim nihayet; Alpaslan Allah deyip girdi o gün vadiye, Kayserimiz dedemden bize kutsal hediye... Kadın kıyafetine girmiş cümle şuh peri, Şimdi onlara mesken olmuş Güzel Kayseri.
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.