23
Yorum
11
Beğeni
5,0
Puan
2367
Okunma
Bir gül ki, ruhsar-ı al sevdim mi, sevmedim mi?
De, bana ey gönlümüm tabibi susma, n’olur.
Bahtıma düşsün diye her sabah övmedim mi?
Dilde zikri çok olan, mutlaka himmet bulur.
Bir ahuyu düşümde görüp aşk ile yandım
Bir kocamış faniye danıştım "ne hal" diye
Uzun uzun düşündü bana kızacak sandım
Gülüp yanıma geldi bu ahuyu "al" diye
Konuşmaya başladı dinlerken merak ettim
Anlattı anlamadım; yabancı bir lisanla
"Gel" dedi gözleriyle hemen yanına gittim
Dedi; oğul bu derdin çaresi yok sen anla
Bir zamanı aradım ben olduğum içinde
Lakin beni bulmaktan başka her şey bulmuştum
Benliğime hapsolan sendin farklı biçimde
Canını can bildiğim, murat alıp gülmüştüm
Ağlasam faydası yok; gülsem zırdeli olup
Bizim zümre görünce oynasın zil çalsınlar
Hâlbuki biliyorum ömür vadeli olup
Başını kaçıranlar ah etsin, alçalsınlar
Bir gül ki, ruhsar-ı al, ruhumu esir ettim
Ve halden hale geçip nefsi yerle bir ettim
Güneri Yıldız (Elazığ, 27.12.2011)
5.0
100% (21)