26
Yorum
13
Beğeni
5,0
Puan
2481
Okunma

Bir hava esmekte ki, boğan bir efkâr ile
Bir bakarsın doğudan, bir batıdan üflüyor
Bir kalem kin yazarken, birisi inkâr ile
Bütün güzelliklere bakıp kinle ofluyor
Bir eski şiir ile derinden kalbe hitap
Etmeye kalkabilsem üstadım Yahya gibi,
Bir gözleri sürmeli cihan-değer afitap
Görsem ki onda kaşlar hilal-i mahya gibi
Günler, geceler geçse o eski kâşanede
Has bahçeler içinde hurilere sarılsam
Kendime gelir miyim; hafi tımarhanede
Ehlinin ellerinde şefkatle onarılsam
Bir ruh ki bu toprakta bizlere nüfuz etmiş
Bir letafet sindirmiş; kulak ve göz vasıta
Esas algı ruhumuz; kalpler temayüz etmiş
Gel içteki resme bak, gerisi söz, vasıta
Bir yanda hilal ebru sanki özel hüsnühat
Gözlerden ruha akar denk eder göçümüzü
Alır götürür bizi almadan fikir heyhat
Yüklenir duygulara sınayıp gücümüzü
Yârin ruhuna girsem havuzunda Haşim’in
Berceste mısralarla o hali tevil etsem
Ve o billur suyunda gözleriyle yeşimin
Rengini buluversem aşk ile tebdil etsem
Bu dem havuz başında uçuşan bülbüllerin
Konup nazla, dallara; ahenkli tegannisi
Eşliğinde zevk ile boyun eğen güllerin
Kızıl dudaklarından dökülsün aşk ninnisi
Güneri Yıldız (Elazığ, 14.12.2011)
5.0
100% (23)