5
Yorum
3
Beğeni
0,0
Puan
1258
Okunma

küçücük kalem parçacıkları
minicik ellerinde eriyip gittikleri
o çocuğu aradı yıllarca
bu odada
böyle büyük bir ayrılığın ardında
sakladıkları sırlarıyla yorgun düşen
defterler daraldı kağıtlar sarardı
her biri dağıldı bir tarafa
geçen yılların ağır kokusu sindi
hüzün çöktü evdeki gizli köşelere
kaderine boyun eğmiş bu harap yerde
bir tek onlar mı kaldı
zamanla baş başa …
ya Tozlar...
ne güzeldi çocuk koşarken
yerden havalanıp uçuştukları anlar
hatırladılar
o tozlar ki
direnseler de kırık camdan giren rüzgâra
yenik düşüp zamana
yığıldılar oraya
ya Örümcekler?..
onlar da ördü ağlarını
almadı içeriye güneşin aydınlığını,
soldurmasın diye
orada yaşanan bütün güzel hatıraları…
şimdi evler uykuda,doğa uykuda, insanlar uykuda…
artık yalnız hatıralar kalmış hayatta..
ya o çocuk?
o da uykuda
-derin bir uykuda-