Nerden başlayacağım, nasıl anlatacağım?
İçimde kor gibidir yayladaki ocağım,
Bir zamanlar doluydu ruhum, gönlüm, kucağım,
Dinmeyen yüreğimi neyle avutacağım?
Her yaz ayı gelende yollarda yaylacılar,
Sarar beni efkârı, yüreğimde acılar.

Yaylada tanımıştım beni yıkan güzeli,
Derdi ki sanki sana yazılıydım ezeli,
Mutluluk içindeydik eğlenerek gezeli,
Eremedik murada, yaprak dötü gazeli,
Her yaz ayı gelende yollarda yaylacılar,
Sarar beni efkârı, yüreğimde acılar.

Karşılaştığımızda bakışırdık göz göze,
Sonra ısındık geldik gizli gizli yüz yüze,
İzdivaçla dökerdik aşkı, sevgiyi söze,
Vurdu beni arkamdan yazlarım döndü güze,
Her yaz ayı gelende yollarda yaylacılar,
Sarar beni efkârı, yüreğimde acılar.

Bir anda o çimenler, çiçekler öyle soldu,
Sanki dünyam yıkıldı, içime ateş doldu,
O güzel anılarım yüreğimde kül oldu,
Geldi hain kaderim beni yaylada buldu,
Her yaz ayı gelende yollarda yaylacılar,
Sarar beni efkârı, yüreğimde acılar.

Yayla bekçisi oldum, gece, gündüz gezerim,
Eşip eşip maziyi hayalime dizerim,
Yoğurup anıları yüreğimde ezerim,
Kaç defa yemin eder, üzerini çizerim,
Her yaz ayı gelende yollarda yaylacılar,
Sarar beni efkârı, yüreğimde acılar.