40
Yorum
11
Beğeni
5,0
Puan
1817
Okunma
Düşlerim de çoğalttım dilime haram diye
Yıkamam tabuları yüreğime dolar gam
Bakamam gözlerine kanarsa yaram diye
Sınırın ötesinde ey ulaşılmaz adam
Bilirim bir köşede bilirim saklısıyım
Aşk denen coğrafyanın madem yasaklısıyım
Açmayan bir çiçeğin mademki arısıyım
Bu gönül ordusunun yılmaz süvarisiyim
Madem geçilmez olmuş orda bölgeler bana
Niye göz kırpar durur bütün gölgeler bana
Ferhat’ı tanımadan aşka kanun yazarken
Mecnun’u ne anlasın çölde serap görmeyen
Yıldızlara küs olan gece güne kızarken
Sevgi tomurcuğunu yüreğinde dermeyen
Suskunluğum da beni bensiz sorgulayanlar
İnfazı uygulayıp sonra yargılayanlar
Duygularım yerli de âleme muhacirim
İnsanlık fukarası olanlara acırım
Gözlerini kapayıp düşe dalamayanlar
O ilahi kudretten nasip alamayanlar
Razı olsam ne çıkar bahtımdan utanırım
Hasrete benzetirim aşkın acı yüzünü
Sevap kokan günahı bahçesinden tanırım
Sancıyla paketlerim kapatırım hüzünü
Perde iner gözüme engel olur yoluma
Benimle inatlaşır sözüm geçmez soluma
Aydınlanır seninle gece renkli her düşüm
Atın arpa misali olacaksa düşüşüm
Gem vurmak uymasa da kimyamın yapısına
Bütün yollar çıkarır edebin kapısına
Şiirler dökülse de kalemimin ucundan
Gelmeyecek vuslatı yarınlara bıraktım
Uzatma ellerini düşerim avucundan
Çünkü senle gelecek tüm umutları yaktım
Zaman başka olsaydı sahne ve dekor başka
O zaman ölümüne sahip çıkardım aşka
Bu yargılar kim bilir kaç günahkârı yakmış
Rüyalarda dolaşmak bu iklimde yasakmış
‘Ben sessizce yaşadım bam teline mi değdim?
Sığındım YARADANA sustum ve boyun eğdim
Ayşe Kadıoğlu Yıldız 21-11-2011
5.0
100% (35)