8
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
1320
Okunma
Nagehan giderken
Yüreğimi almayı unutmuşsun
Ve özleyebilme ihtimalleri bırakmadan…
____________________________________
Serin sabahların serin fısıltılarını duyarım
Sıcak rüyalarımı bölerken bir martı
Ellerim üşür
Avuçlarından kalan son
Sıcaklığın biterken
Hüzün mevsimlerine uyanıyorum
Sana yenilmenin de cazibesi vardı
Ela gözlerine kumral saçların dökülünce…
Ve bakışların hep maviyi andırıyordu
Umut bildiğim o gözlerinden
Ve şimdi
Ayrılık vakti getiren her sabah…
Her bir sabah sensizle uyanıyorum
Bana kışları yaşatırken bahar sanırsın gitmelerini
Oysa bahar diye mevsimler olmamalı artık!
“Bizsiz” kalırken ikimiz…
Sana yanmanın da bedeli kül olmakmış
Kar kuşları söyledi, karla karışık gittiğini
Ve ellerimi almayı unutmuşsun
Hani bahçene ektiğim parmaklarımla!
Duydun ki ağlıyorsun
Ağlarken parmaklarım soluyor!
Ve şimdi bir söz söyle
Bir daha solmayacağımız bir yerde;
Bir yerlerde...
Biliyor musun?
Ağlarken, yıldızlar dökülür gözlerinden
Oysa güldüğünde
Sanki güneş tepemde durmuş kadar sıcaktı
…
Ve rüzgâr;
Dudaklarımdaki sözcüklerini kuruttu
Ve yalayıp götürdü sana ait öpücüklerini, ıslaklığını…
HRZM/KASIM 2011
5.0
100% (15)