3
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
3679
Okunma

Aldanmayın sakın sessiz dursa da
Sevdalı türküler yakmış besbelli
Şimdi artık kalbi yavaş vursa da
Eskiden şimşekler çakmış besbelli
Yaş gelmiş yetmişe nam Deli Veli
Kimsenin hakkına değmemiş eli
Çileler yüzünden olmuş bir deli
Kafaya her şeyi takmış besbelli
Yaşam boyu çekmiş bin bir dert,çile
Destan yazılırmış düşürse dile
Gururundan belli etmese bile
Gözünden kanlı yaş akmış besbelli
Dost dost dedikleri ne ağlar örmüş
Kime güvendiyse ihanet görmüş
Herkes kurnaz sanki bir tek o körmüş
Dünyaya boş gözle bakmış besbelli
Kimden zarar görmüş tutup saymamış
Ağzından kötü söz kimse duymamış
Yalana dolana asla uymamış
Boş laflara karnı tokmuş besbelli
Sapmamış bildiği doğru çizgiden
Yolunu bulurmuş içten sezgiden
Gerek çevresinden gerek yazgıdan
Acılı günleri çokmuş besbelli
Gençken güvenirmiş güçlü koluna
Asla diz çökmemiş tanrı kuluna
Dost bildiği birçok insan yoluna
Başını belaya sokmuş besbelli
Konu komşusunu katmış aşına
Kimsenin gitmemiş gene hoşuna
Bir ömür harcamış boşu boşuna
Kıymetini bilen yokmuş besbelli
Talancılar her gün cebe koyarken
Paylaşmış varını herkes soyarken
Aramamış mal mülk,millet doyarken
Çevresine umut ekmiş besbelli
Başına dolamış kirli bir sarık
Ayağa geçirmiş pörsümüş çarık
Güneşten kavrulmuş dudaklar yarık
Ömrünce yoksulluk çekmiş besbelli
Kırarmış bıyığı tütün sarısı
Gömleği yırtılmış sarkmış yarısı
Düşünce bırakıp kaçmış karısı
Acısı yüzüne çökmüş besbelli
Sırrını söylüyor acılı gözler
Alnına yerleşmiş depderin izler
Boşuna çırpınıp boşuna gizler
Yıllarca gözyaşı dökmüş besbelli
Kilitlenmiş ağzı söz demez dili
Kırılmış kanadı tutmuyor eli
Acılar yüzünden bükülmüş beli
Sırtında kamburu çıkmış besbelli
Hiç gün görememiş ömrü boyunca
Yâri saramamış asla doyunca
Bir tek yavrusunu kabre koyunca
Tatlı canından da bıkmış besbelli
Bir gün renkler solmuş niçin solduysa
Sıkıntıyla dolmuş neden dolduysa
Her şey birden olmuş nasıl olduysa
Aklını hücreye tıkmış besbelli
Güzel olan her şey bitmiş özünde
Dünya nimetleri yitmiş gözünde
Dermanı tükenmiş yorgun dizinde
Yaşam umudunu yıkmış besbelli
Baharı bitirmiş gelmiş güzüne
Dumanlı bakışlar inmiş gözüne
Kuru bir ifade çökmüş yüzüne
Yaşamak canını sıkmış besbelli
Artık benzi solmuş kanı çekilmiş
Zaten bütün dişler gençken dökülmüş
Yılmaz’a benzemiş içten yıkılmış
Gözünü toprağa dikmiş besbelli