4
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
2655
Okunma

1995 yılında bir sohbette; "Türk insanının ölen birisi hakkında; o kişi düşmanı dahi olsa,asla kötü laf söylemeyecek derecede ulvi düşüncelere sahip olduğu" iddia edilmişti... Ben de bunun gerçeği yansıtmadığını hatta "Kazak Abdal" isimli ozanın bu konuda şiir bile yazdığını söylemiştim..Bunun gerçek olamayacağı söylenince kanıtlayıp bir iddiayı kazanmıştım.. Kazak Abdal sayesinde iyi bir rakı içmiştik..
O zamanlar, Kazak Abdal’ın bu eserindeki dilin ağır olduğu düşüncesiyle alıntı yapıp esinlenerek bu konuda daha güncel bir şeyler yazmaya çalıştım ve aşağılarda yer alan yazı gibi bir şey çıktı ortaya :))))
Şimdilerde "EŞEĞİ SALDIM ÇAYIRA" adıyla türküsü dahi söylenenen bu eserin orjinal halini de hemen burda veriyorum..]
KAZAK ABDAL
Eşeği saldim çayıra
Otlaya karnın doyura
Gördüğü düşü hayıra
Yoranın da avradını
Münkir münafıkın soyu
Yıktı harap etti köyü
Mezarına bir tas suyu
Dökenin de avradını
Derince kazın kuyusun
İnim inim inilesin
Kefen dikmeye iğnesin
Verenin de avradını
Dağdan tahta indirenin
Iskatına oturanın
Hizmetini bitirenin
İmamın da avradını
Müfsidin bir de gammazın
Malı vardır da yemezin
İkisin meyyid namazın
Kılanın da avradını
Kazak Abdal nutk eyledi
Cümle halkı dahleyledi
Sorarlarsa kim söyledi
Soranin da avradını
OZAN KAZAK ABDAL’DAN ALINTI VE ESİNLENME İLE YAZILMIŞTIR.
[Ayrıntılı bilgi ve eserin orjinali "Şiirin Hikayesi" bölümündedir..]
GÖMÜN GİTSİN
Duydum ölmüş itin dölü
Ocağına dolsun ölü
Sönsün odu kalsın külü
Yakanın da avradını
Yalan dolan bütün huyu
Kurusun tüm sopu soyu
Ölüsüne bir tas suyu
Dökenin de avradını
Dünyaya bela getiren
Neyse ki erken yitiren
Kahrından ömür bitiren
Ecdadın da avradını
Çenesini bağlayanın
Yüreğini dağlayanın
Ağıt yakıp ağlayanın
Hısmının da avradını
Kabrine tahta getiren
İbrik ibrik su götüren
Malı mülküne oturan
Soyunun da avradını
Mezarını taştan oyan
Başucuna mermer koyan
Beyaz kefenin dokuyan
Ustanın da avradını
Derince kazın kuyusun
Yerin dibinde uyusun
İzi kalmasın deyyusun
Gömenin de avradını
Çoluk çocuğu inlesin
Yedi kat dipte dinlesin
Kefen dikmeye iğnesin
Verenin de avradını
Cenazesini yıkayan
Kıçına pamuk tıkayan
Fatihasını okuyan
Müminin de avradını
Kazanına su dolduran
Cenazesini kaldıran
Ardından namaz kıldıran
İmamın da avradını
Toprak dolsun boğazına
Kurtlar üşüşsün ağzına
Musallada namazına
Duranın da avradını
Dört kolluya bindirenin
Mezarına indirenin
Çiçek çelenk gönderenin
Hepsinin de avradını
Düşünmeden niçin neden
Onun peşi sıra giden
Haklarını helal eden
Milletin de avradını
İyi bilirdik diyenin
Ölü aşını yiyenin
Pılı pırtısın giyenin
Tümünün de avradını
Tabutun ucundan tutan
Helvasından lokma yutan
Kırkında mevlüt okutan
Cemaatin de avradını
İstemeyerek gömdüren
Yeni zürriyet umduran
Nesline çüklü çömdüren
Evladın da avradını
Sağlığında saygı duyan
Aldanıp adamdan sayan
Vasiyetlerine uyan
Efradın da avradını
Kazak Abdal’dan ders aldım
Dört bir yana muştu saldım
Arkasından türkü çaldım
Susanın da avradını
Mevlam iyi ki ayıra
Açını eller doyura
Düşündüğümü hayıra
Yoranın da avradını
Ozan Yılmaz böyle dedi
Ardından lanet eyledi
Sorarlarsa kim söyledi
Soranın da avradını