Afeti-i deryamı görüyor gözlerim
Saçının rengidir buğday sarısı
Ne söylesem azdır dilde kaldı sözüm
Vurduğu telin notasıyım sanki çaldığı sazın

Tenine dokunanın elinde patlar
Bakışlar can alıcı yürekler yakar
Bilemezsin göğsünde cenneti saklar
Dokunma nağmahremdir dedi ellerin

Dudağı kan kırmızı belliki baldan tatlı
Payına düşeni almak ister gönül o da haklı
Bir dakka dur orda dedi yavaş ol tokatlı
Kendine gel dedi ne bu hallerin

Allah boy vermiş bir çalım bir hava
Biraz daha kesersem sanki gelecek tava
Aklıma düştü birkere kafayı taktım kız sana
Yokmu beni benden alan o ilah gözlerin

Bir başkadır bakışı duruşu başka
Mümkünmü taş olsan gelirsin aşka
İki de abisi varmış hay böyle şansa
Boştamı kalacak sana uzanan ellerim

Gönüle hükmüm yok sevdi bir kere
Kovsanda sövsende gitmem bir yere
Eşek sudan gelinceye kadar dövselerde
Aklıma düştü bir kere hep senli düşlerim

Görenler kafayı yemiş desinler
Seni leyla beni mecnun bilsinler
Umrumda değil isterse abinlere söylesinler
Canımı acıtmaz ki kırılan kemiklerim

Kafayı taktım kız sana kafayı
Büyük ihtimalle kaçıracam bulmazsam parayı
Söz etme sakın kimseye karıştırma anayı babayı
Hadi görüşürüz gir içeri kapat kapıyı
Kafaya koydum bir kere hep senli hallerim

Sedat Kesim