Gecenin karanlığı baş ucumda,
Benli bensiz günahlara karışıyorum,
Geçmişten kalan bayat mutluluk avucumda,
Senaryosu yazılmış aşkı arıyorum,
Ve çoktan seçilmiş baş rolleri..
Seni geri getirmeyecek satırları karalıyor yüreğim,
Beni de derinden yaralıyor,
Efkârımda demleniyorum düşündükçe,
Onca güzellikten sonra gerçeklerin yüzü acı geliyor,
Biraz acı biraz gözyaşı biraz da keşkelerle yoğruluyorum,
Beni vicdansızlaştıran olgunluğa erişiyorum sayende,
Geceleri, gündüzleri şuursuzca yaşıyorum,
Bakma sen belki de yokluğuna alışıyorum,
Yağmurlu günde yolculuk yapar gibi hayatım,
Cam kenarından seni izliyorum,
Her bir damlanın buharlaşıp akması gibi gözümün önünden akışını izliyorum,
Ben sana engel olamıyorum onca sevmelere rağmen,
Kaderin seni götürdüğü yolda yağmur damlası gibi gözümün önünden akıp gidiyorsun,
Sadece ben seni izliyorum daha öncekiler gibi arkana bakmadan veda etmiyorsun,
Yağmurlu bir günde karışıyorsun göz yaşlarıma ve ben sana engel olamıyorum,
Yağmurları ıslatan bir vedayla gidiyorsun güneş diyarına,
Ben hep seni yağmur ülkesinde bekliyor olacağım biliyorsun,
Ben gözü yaşlı buharlı camlara yazıyorum adını,
Akmasına engel olamayacağımı bile bile seni yağmura veriyorum,
Gökyüzü ağlıyor feryadıma dayanamıyor bulutlar,
Yağmurlar da sevdam gizli, damlalarda saklı umutlar,
Gel sevgili güneşi yakarcasına gel,
Buharlaşıp akarcasına gel,
Yağmur olup yağarcasına gel..
Gel..

Özkan Kul
/