Senden yana şikayete değil kastım
Kastım, kasta açık olan zatın.
Kafana göre takıl!
Boş ver eyleme gönlünü
Kapalı kalsın hayata açık olan hattın.
Sonra deme,
"Kimse yok bana benden yakın..."
Sen,
Ben,
O,
Kim kime daha yakın,
Kimden daha uzak.
Duygusallığa tutsak yaşam
Hayata kurulan bir tuzak...
Mesafeler neye göre?
Niye bu sitemkar tavrın?

Duygularımda devrilmiş ben, bende erimiş.
Bitap,
Virane hayallerde,
’Kimsesiz...’
’Kim’lere takılmış bir derviş!

Kim demiş boşa yol alır bu söyleyiş!
İçimde ki benden başka kimseye değil bu serzeniş...
Haydi akıl düşün!
"İşte bak demiştim...," dedirtme.
Takılı kalmasın takıntılarda bu işleyiş.
Yürek söyler,
Ruh inler,
Duygular mantığı deler.
Gözden yaş gelir.
Anılar birer birer erir...
Zaman söyler!
Zaman yazar!
Zaman çizer!
Ne zaman güler bu zaman,
İşte o zaman, ruhta ki mantığa yenik düşer zaman.

E haydi o zaman!
Bırak yaşanmıştaki ’ben’leri.
Zamana tutsak,
Zamandan uzak,
Değil mi ki sanki bu bir tuzak!
Kandırma artık yüreğini, etme duygularını un ufak.
Delik deşik kurguları bırak,
Hayatı yamamadan yamatarak,
Ortama uzaktan bak...

Sakın bulaşma.
Takılma,takma.
Sallatma, salla.
Koyver gitsin...
Arkasından ağlama.
Es, geç!
Gürle,seç!

Rüzgarın kızağına oturttuğun dalgaların gücünü
Dalgakıranlarda kırdırtma.
Son gülenlerin ilki olma.
Sabrın selametine sığın.
Bırak son kahkaha senin olsun.
Tutsak kılınan özgürlüğün,
Keyfin doruğunda coşsun.

Bir nakarat tuttursun yüreğin
"Es geç, gürle seç...
Es geç, gürle seç..."
’Öz’lüğün;
Geçerek,
Seçerek,
Hayatın açılan kollarına özgürce koşsun.

15/10/2010
:::::::> S.S.D