1
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1119
Okunma

Kime kulak misafiri olduysam şikayetçiydi
Şair dertli mısralar keder doluydu
Hangi ruhu gördüysem sıkıntılıydı
Diller küf(ür) kokuyor…
Ve gönüller çamura bulaşıyordu
Güzellik mi heba edildi
Yoksa… hayır düşündüğüm olamaz!!!
Hangi eli sıktıysam kan sürülüyordu elime
O kan yüreğime değiyor kan kardeşi oluyorduk..
Evlere giriyordum sesten gürültüden geçilmiyordu
Bomba sesi yoktu belki yada kurşun izleri
Ama harebe gibiydi şehirler…
Matem havasındaydı her şey
Gülücükler fotoğraflarda hapis yatıyordu
Kavgalımı sevgiler küstü mü saygılar
Saygınlık takım elbiseydi…
Gözler âmâ değil gönüller kör !!!
Kıymeti bilinmiyor hiçbir şeyin
Ve kıyameti kopuyor kıymeti bilinmeyenlerin..
Şükür unutuldu mu bu diyarda
Varlık mı kudurttu insanı
Yoksa kudurmuşlar mı varlık sahibi oldu..
Rabbin hediyesi görülmedi mi ?
Gördüğün renge aldığın nefese şükret …
Nefisti bizi şükre küstüren küfre kavuşturan
Bitti mi her şey…
Gül kokan dallarda ipler mi asılı
Soldu mu renkler gökkuşağına inat
Kıymetimiz vardı bizim hatırlamadıklarımız
Tez unuttuk ne tez küstük kıymetlerimize
Davran insan istediğin planı kur…
Kıra kıra gönülleri gel hünkarlığa
Ölümdür unutma kral’a yapılan en güzel devrim
Bitiyor ömür vuslata ne kaldı şunun şurasında
İnsan.. son durağa varmadan şüküre de bir uğra
Oğuz Ertürk 15/10/11
5.0
100% (1)