5
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
1264
Okunma
bir jeton düştü raftan
tam ondokuzuma
ida’lar dolu kitaplarla ve zamanından önce dalından düşmüş
gurubumuzla
gururumuzla
geçiyorduk,ankara’da kızılay’ın ortasından...
yurdumun
kanadı kırık bir peygamber çiçeğine bile sevdalıydık
yusufçuklar uçardı düşlerimizde
kanatlarında fırtınalar
ve sonra güneş’ler doğardı beyaz güneş’ler
yarı aç karnımızla çakır dikenlerine uzanırdık...
utangaçtık aşka
önce bastığımız yerler kipleşmeliydi loğ taşı sürer gibi
bataklıklara
onlar bastı biz fışkırdık
içki yudumlarından değildi gözlerimizdeki kan
damlara götüren kitaplardan
çelik zincirler kaynattık yüreklerimize
yüz binler olduk...
vardık
tunalı’ya ağıtlar yakmazdık cep dolumlarına
en güzel dağ türkülerini
geriye saklardık
ayağa düşmemişti daha sakarya
kuğulu’da toplanırdık...
olmalıydık
söz ne sükûttu ne salamura
o efsane yiğitlerden toplardık seymenler’de adamlığımıza
karartı sanılırken çoğuna
gecede
ne ülkü’ler gömdük o ağaç diplerine...
yeniden ayaz’ı tarif et deseler
gecenin üçünde cebeci sırtlarından aştığımı söylerdim
uzak gecekondumdan
ceplerim susam dolu ısıtıyorum avuçlarımda
her geldiğimde yan bakan kuşuma
ısmarlama simitten arta kalan...
dalmışım
kasım
5.0
100% (14)