3
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
971
Okunma
iki yıl oluvermiş demek ki
i k i yoldan silineli...
hassas iklimler iliklendi böğrüme
avuçlarıma çıktı gözlerinin karasını
bir yalancı hayal fondipledim yine
boğuldu gönül kuşlarım deryada
seni özlediğimi doldurdum suskun sayhama
hayali allak bullak kadın
telaşa bulandım istemsiz
direnmek isterken dinginliğe
salkım saçak saçıldın yine benzime...
değerinin terleri dedim ayalarımdaki sıvıya
kıymet kıyamet arası gidip geldim
kelimesiz boşluklar cevapladı içimdeki soruyu
yaşarken ölmek gibi fısıldadı esrik gaip sesin
-sensizlik bir ölüm sanki-
tersine akan nehir gibi aktı içim
bilmeni istemedim
fasılalı gülücükler bahçeledi geçmiş lehçem...
dağlar geldi aklıma sonra
sırtında tepinen kalabalıklarla
uçtum eteklerinde
düşerdim, perçemleri olmasa
saklandım gamzelerinde
acı bir hüzünle sızlarken dizlerim
kelimeler şettelendi dilime
kaçak rasatlar ondandı
söyleyemedim
süblimleşti sözlerim
bir şiir uçurdum havaya
denizi hiç tanımayan
akmazdın gözlerimden
’seni benden fazla kimse sevemez’ bakmasan!..
(... bir acı sokuldu içimin ıslaklığından dudaklarımın kurusuna, sanırım y a ş l a n m a k t a n!
yalanmış unutmak, kader kelebeği avuçlarında depreşirken ... yakmazmış güneş bile alıcı yaşanmışlık kadar...
yalancısın yalnızlık çeşmesi yalnızca yazın akar diyen şair! yoksa neden kelimelerin kifayetsiz üşümesi, yaz ortası düşen bu kar!
olan biten gemi azıya almış özlem, hepsi o kadar...)
ToprağınSesi
.
5.0
100% (9)