0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
803
Okunma
adamın hayatla kapışması hiç bitmemişti.
birgün, adam hayatla final maçına çıkıp,
bütün yaşadıklarını bir köşeye bırakıp,
son mücadelesine gitmişti.
duşunu almış,
temizlenmiş, paklanmış,
jean’ının üzerine gömleğini çekip
bleazer ceketini giyip
en güzel parfümleri sıkıp,
kravatını özenle bağlayıp takmıştı.
spor ayakkabılarının iplerini dikkatle bağladıktan sonra adam
hayata silahını çekti
ve usulca kendisinden başka herkesin olduğu
hayat mıdır artık her neyse, oradan gitti.
adam, hayatla son maçını kaybetti.
kaybederken kazandığı tek şey,
kendi gerçekleriyle yüzleşmesiydi.
ağlamaklı,
ıstıraplı,
haykırmaklı...
adam final maçından sonra öğrendi:
tek dostu, aynada karşısında gördüğü kişiydi.
tabutunu da yalnızca o omuzlamıştı zaten...