27
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
1344
Okunma

ben aşkı çoktan unuttum
/o ateş treninde soyulduğum gece/
uykunu bölmemek için haber etmedim
istasyon kil kokuyordu yıldızlar istemsiz
çocukların menekşe gözlerinden kayıyorlardı hızla
kalaşnikoflar kadar gerçekti –ölüm-
ve
masallardaki zebaniler..
ağlamak/azarlanmaktı
evet -ayaklarımıza kadar ağladık-
merak etme
bakire hala bir kaç onurlu kelime
iyilik Tanrı’ya yaklaşmak,
doğruluk ağız dolusu muamma
kötülük üstün geldi bir damla kana
ah anne
fi tarihinde kaldı mutluluk bayramları
anlamsızım
yürüyorum
ayın kirpiğindeki keşmekeş karanlığa
dudağımda masal artığı bir gülümseme
durmadan birikiyor küçük kırmızı kutuda
ilk defa solak çalıyorum gitarımı
ve hızla kaçan insanların düşürdüğü
çürük bir maviyi dişliyor kadersizlik
doğurgan kadınlar çoktan gittiler anne !
yasak elmayıda zaten onlar ısırdılar
bakma öyle canımı acıtarak
sen bilmez misin üzüm gözlü ceylanını
o sadece şiirlerinde işler
günahlarını..
Çiğdem Parlayüksel
5.0
100% (29)