derli toplu.

Ne zaman bir şiirinizi okusam zaman duruyor ben ruhumda şiir oluyorum kalemlere akıyorum tebriklerimle

bir ayrılığın anatomisini yazdın mavi,abidin çizemedi ki mutluluğun resmini ,biz nasıl yazalım ellerin kenetlenişini


trallla tralllaaaaa hayat bayram olsa ah ,bir olsa


sevgiler

noktasiz bir cumle gibiyim simdilerde
biterken gozlerimin feri
avucumda tasiyorum onun olan kalbimi
unlemler ardimi birakmiyor

uc nokta


begendi feyza can

saygi/sevgi

Ve şiir asaletini düşürdü gözlerimize
duru
sadeliğin derinliğinde çağladı

tebrikler sevgili OKTAY, kaleminden çıkanlar hep özel...

çağlayana yaklaştıkça sesini daha da yükselten bir nehir gibiydi şiir...

kutlarım yüreğinin sesini,
sevgiler...

"kalbim bedenime dik durabilme asâletini öğretiyor şimdi"


tebriklerim o asil yüreğine hayata kattığın sevgi yürekli eşsiz cümle güzelliklere iyi ki varsın değerli şair Oktay dost..:)
sevgim saygım selamlarımla..

firak; ayrılış, ayrılık.
............

öyle cok öyle güzel siir ki ...
dizelerde dolasirken icim titredi, anlam yutkunmalarinda iken baktim bir hüzün bir asil durusla bitivermis...
gelir gider ugrarim siire.

sen siirle kal hep...
sevgimle
YILDIZ

Başlık, gerçekten çok hoşuma gitti…
Ve görür görmez zaten,hemen yaptığım ilk iş: lügate bakmak oldu,
acaba n’ anlama karşılık geliyor,diye.
Ama yok, ben ilk önce şiiri okudum,hani anlamını yakalarım belki içinde şiirin.
Çok kolay olmadı.

Ve baktım: ayrılık…

Hangi ayrılık?

Ayrılık varsa da,visal da vardır demektir.Mi?
Savaş ve Barış, Kalmak ve Gitmek, Gece ve Gündüz…Vesaire vesaire.
Zıtlıklara kucak açıyoruz ya hep,öyle bir şey.

Şiir, sevgilinin ‘yürek kapısı’ olan dudaklarla başlayarak, O’nun yüceliğini görüyoruz.
Ben öyle görmek istiyorum,en azından.Çok görmeyin.

‘’üşüsün ağzı açık ağustos geceleri’’

Anlama bakıyorum: gece karanlık. Metafor güçlü.
‘Gecenin ağzı’ dediğimiz,sanırım ay’dır.Geceleyin açık gördüğüm tek kapı o çünkü.
Lakin şair,ne demek istemiştir,diye Edebiyat öğretmenime seslenmek istiyorum yine,
belki gecenin ağzını gösterir bana.

Kulağım sizde hocam:

Firak olacak; ancak aşk olmayacak, bu mümkün mü?
Parmaklardaki aşk: vay anasını sayın seyirciler! Bırakıyorum, şairde kalsın hikâyesi.
Mezar gamzesi’,güzel bir buluş daha…Ölmek ister aşk ,belki de. Kim bilir…

II*
Buradaki iki rak,rak’’ eki sanki kulağı rahatsız ediyor.Biri ya fazla ya da yerinden memnun değil.
Dokunsak mı diyorum,kelimeler aşkına.

...

Hülasa:

Şiir okutuyor kendini,bize de okumak düşer;

Ama,

Oktay Şafak’tan daha kallavi şiirler okuduğumu hatırlıyorum.

Diri başlayıp
diri biten şiirler bir başka tat bırakıyor dimağımda
ve özellikle, anlatım dilini gereksiz süslemelerden koruyup
finale ulaşmak...Teşekkürler



çokça beğenim ile...saygılar

Dolu dolu yazılmış
lirizm tutku
ve yine ayrılık
Çokca beğenim ile
tebriklerimi bıraktım sayfanıza

Tüm incinmişliklere rağmen
dimdik duran bir yüreğin günce notları tadındaydı.

Beğenilerimi bırakıyorum
Sevgiler

Bilirim neden "firak" der şair bu denli sade ve duru şiire.
Güzeldi okumak.
Kutlarım Oktay.

uğultuların firkatı dölleyen karıncalanmasında yitirdim aşkın son topraklarını da...

şimdi sürgün bir masalın sömürgeye uğramış rüzgârı kalbim..

var git yâr! yolun sonu, noktasız bir boşluğun an'sız sonsuzluğudur...

tebrikler ş a i r....

yorum yapmaka zorlanıyorum bazen

şairi anlamadığımdan değil

aksine çok iyi anladığım için ekleyecek bir şey bulamıyorum

sadece bunu söylemek istedim, okudum, gidiyorum



eyvallah şair..

Şu an yorum penceresine bakıyorum, yorum penceresi bana bakıyor.. Bazen beğeniyi anlatacak kelimelerin hepsi, birbirinden sıradan geliyor insanın gözüne.. Mesela ben bu şiirinizin üzerine ne diyebilirim ki.. Tek diyebileceğim şey; böyle yaratıcı imgeleri oluşturup, onları ustalıkla birbirine bağlayıp dizelere dökebilen beyinlere gerçekten de hayran olduğum. Tebrikler sayın yazarım, sevgi ve saygılarımla..