19
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
1438
Okunma

Ölümü üfledi güneş karanlığın kucağına
silkeledi sırtından yıldızları öfkeli gece
ay küskün
sen
ücra bir şehrin ıssızlığında
ellerinle topladığın günahları kapatıyordun yüzüne
yüreğinden köpüren dualar taşarken dilinden
tek şahidi bendim yüreğindeki cehennemin
Gizlice gelip diz kırdım yanı başına
bir gözyaşı yuvarladım dualarının peşi sıra
neden dedim
neden
sustun
gri bir bulut geçti şehrin sokaklarından
bıraktın kan çanağı bakışlarını bakışlarıma
Kanlı gülüşler silkeleyip dudaklarından
kahır akıtıyordun yüzünden
ürkekçe hiç beni sevmedin ki diye fısıldadın
yarım kaldı soluğum
ekmeğime kan doğradın
savruldum oradan oraya
Hâlbuki
hâlbuki ben kendimi kusmuş
seni doldurmuştum içime alabildiğince
sana söyleyecek ne çok sözlerim vardı oysa
dilime kış düştü
üşüdü gölgem
kurumuş gazel gibi döküldü kelimelerim
ellerimden aktı düşlerim
bir kır çiçeğinin altında kaldım
uzattım ellerimi son defa
tuttun
senin günahına birlikte boyandık
dibine kadar
söyle şimdi kitapsız söyle
bu aşk hangi kitaba sığar
5.0
100% (21)