0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1081
Okunma

Kedi’nin rüzgarında oynaşan gölgelerin
Anımsadığı renkler ıslığına takılmış.
Kedi’nin kuyruğunda bir akşam alacası
Okyanuslar, maviler, akan gözyaşlarıymış.
Aşk Kedi, umut Kedi, güneş Kedi.
Düşün Kedi, unut Kedi, ağla Kedi.
O Kedi denizlerin sonbaharın bebeği,
Buğudur bakışları, kıvılcımdır yüreği.
Kedi’nin gözlerinde yanıyor geleceği
Patisinde isyanı, kavga’sı, eşitliği.
Hüzün Kedi, bal Kedi, dost Kedi.
Anla Kedi, sev Kedi, düşle Kedi.
Kedi’nin durgunluğu hükmeder karanlıklara
Çığlığı’nda uyur masumiyet, yaralarında
Kedi dişi, anne, sisli-puslu çocukluğuna
Gecenin laciverdinde şarkı söyler sokaklara.
Çakır Kedi, rüzgar Kedi, bulut Kedi.
Sarıl Kedi, dokun Kedi, sokul Kedi.
Sözcüğü duru, kayboluşu derin,
Ezgisi keder, baharı deli Kedi.
Bulutu yangın, rüzgarı kömür,
Şiiri küskün, hayali sürgün Kedi.
Özgürlüğü yangında atan yürek
Kedi’nin
Ve saklanan ufuklarda, küçük bir çocuk, ürkek.
Düşmüş ölümün alevine gülümseyerek,
Ve kavga’nın iki sesinde asılı kalmış,
İkisi de dokunmuşlar Kedi’ye
Belki biri gri, öteki biraz daha siyah ve mavi
Ama gölge ittirerek, yaşam büyüterek.
Cesur Kedi, ılık Kedi, sevda Kedi.
Ölüm Kedi, yaşam Kedi, duman Kedi.
Kara kedi.