10
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1763
Okunma
Eylül kapıda
Gözlerinde sarı hüzün
İki elinde solmuş papatyalarla
Benim yüzümde Polyanna saklı
Atayım diyorum bir kenara
Yüzüm kanıyor, acıyor her defasında
Gözlerimin çarptığı dağlara gideceğim
Ruhum yaşlandı
Tutunuyorum gölgesinde bir ağaca
Çınar mı yoksa söğüt mü tanımıyorum
Utanıyor çocukluğumun bilmişliği
Dolunay akıyor avuçlarımdan
Yardım et
Uzak derelerden su taşımalıyım
Yıkanacağım kirlenmiş gülüşlerden
Yüzüm çirkinleşecek
Kocayacak çizgiler biliyorum
Polyannayı yırtmalıyım
Daha dün pakta bir çocuktan ödünç aldım
Akıbeti belli değil gülüşümün
Geceyi uyandırdım
Geri vermeliyim gülüşü
Hırsız gibi köşe bucak kaçamam hüzünden
Solgun benizli hüznün istilasında kirpiklerim
Gelinliğinde kırmızı kuşağıyla kış yolda
Ödünç gülüşler caddenin ortasında
Birkaç cümle daha ezberledim eylüle dair
Kasımpatı takacağım kuşların yakasına
Şimdi geceyi sermeli ahşap zemine
Yakamozu yastık yapmalı başıma
Üşüdüm, biraz daha çeksem yıldızları üstüme
Acır derdimden yüzüm ağlar
Nerede gülüş satanlar
N.K.