Yıkılmadan dağların
Çığlar düştü üzerime karlı doruklarından
Cesedimi buldular ilk şafakta
Hüzün ile sardılar gömdüler ayrılığa
Mezarımın üzerine /
Birkaç çiçeğin yok mu Merhabam



Vedalaşmadan
Son kez gözlerime bakmadan gitmek
/ gitmek /
Dün tahayyül edemezdim!



Merhaba
Kurak yazlarımın yağmuru
Fırtınalı denizlerimin limanı
Gönlümün sevdiği
Sevdiceğim / aşkım
Uzak şehirlerimin sahibi
Yorgun gönlümün leylisi
Merhabam / merhaba



Susmuşsa dilim gidişine
Sağırsam içimin feryadına
Batık bir gemiyim derinlerde
Üzerimde yosunlar bilesin
Üşüyorsam şimdilerde
Rutubet kokulu yeminlerden
Dön desem
Neye yarar / dönmeyeceksin



İlişmiş adının kenarına
Yanık papatyaların yaprak uçları
Ne zaman kazındı üzerime
Bilmiyorum nerede
Yorgun ömrümün ayak izleri



Heybemde ateşler / yandım
Rüzgârın savurdu küllerimi
Denizlerine dağıldım
Mil çekmek istedim gözlerime
Aklımın bir köşesinde kalırdın
Gitmezdin belki
Öylece kalırdın bakışlarımda
Büyü bozulmazdı belki de



Gör / senden sonra / kör ettim kendimi
Sen unutma gülüşümü
Sadece bunu istiyorum dudaklarından
Sadece /
Her defasında
Yeni baştan düşsün üzerime çığlar
Her şafakta bulsunlar cesedimi
Sarsınlar hüzün ile gömsünler hicrana
/ bensizliğe razıysan / Razıyım merhabam



Nevim Karahan