güneşin en kızgın anıydı o an
nehirin üzerinde nilüfer yapraklarını gölgeleyen
söğüt dalları sere serpe
yüreğimde
yangını gördüm sensiz
sessiz


içimde suya hasret kalmış
fidan gibi
hasretin dolaşıyor


hadi artık kanmalıyım susuzluğum
yağmurum ol yağ şu gönlüme
bardaktan boşanırgibi
sırılsıklam olayım


ya güvercin kanadına tutun
rüzgara bırak kendini
gönlüme aşk dolu bulut gibi gel


senin gözlerinde en güzel mavi
sözlerinde aşkın her hali
kalmadı gönlümün sensiz mecali
gönlüme aşk dolu yağmur gibi gel


yoksa

ben kururum
sensiz buralar
çöl ortasında suya hasret kalırım
ölürüm sessiz kayboluyorum
nefes nefes
hiç olurum



ben

güle ölürsem eyer
aşka dirilir gönlüm
çöl fırtınasına tutulsada kalbim
görürüm ihanetin tozunu zerrelerini
aşka
kahretsin kalbim


gelmezsen

silerim bütün sayfalardan adını
sen benim
sol yanındaki sancıdan habersiz


her akşam sensiz
her aşkam sessiz
ağlar sabahlar dururum


oysaki ben önce

denize sevdalıydım güneşe tutkun
gözlerinden gönlüme yediğim vurgun
hasretinden halim yok yüreğim yorgun
böyle kalırsam eyer
gül
sana ölürüm dargın...........................................