4
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1286
Okunma

Sana masallar anlatacaktım çocuk
Rüyalarıma giren prensi
Kül kedisini
Pamuk prensesi
Sana şarkılar söyleyecektim çocuk
Uzun ince bir yoldayım
Bekle beni, sabah akşam ordayım
Bu ayrılık belimi büktü bak ne haldayım
Sana uçurtmalar yapacaktım çocuk
Mavi Atlas’a uçan
Kanat kanat gökyüzünde coşan
Telgrafın tellerine takılan
Sana birşeyler anlatacaktım çocuk
Küllerini savurduğum umutlarımı
Karanlık yamaçlı sevdalarımı
Enkaz altında kalan ömrümün kaldırım taşlarını
Sana bir bilsen,ne çok masal anlatacaktım çocuk
Bir gün...
Hayal iklimlerine uçurduğum Martıları
Titrek,dalgalı,belirsiz yığın bulutlarını
Ufukta solan şafak güllerini
İhtiraslar bekleyen kimsesiz gönülleri
üç damla yaş
Vakitsiz enginlere çıkışlar
Soğuk iklimler
Hırçın esen fırtınalar
Küskün bir dünü
Ve erişmek ümüdi
Lakin susmak en iyisi
Bu masal sana göre değil
Sen dinleme bu masalı çocuk...
5.0
100% (4)