1
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1190
Okunma
akşam iş dönüşü ekşimiş sulardır
sırtında kamburlar yükselen şehir
akacağı yer yok, gök istemez
akşam bir gövdede yalnızlık
dişlerini çiğnemiş doksan birler dersimde
tuz serpmişler çivilere,
yürütülmüş ortaçağa
acı, İbrahim’in baltasını delmiş
kalbine girmiş bir putun
kendine geldiğinde ağzında ekşimiş sularmış
tende surlar kılıçlar tarihin bütün ateşleri
gece, keşfedilmiş bir yanılgıdır
caddeler iş yerleri ışıklı yapma bahçeler
tanrının yüce bir yalanıdır
kalınca beton gerçeğine şehir
uzaklara bakmak yeniden olmakmış
sabah arda dökülen suların sesinde
evde, gazyağı ışığında çoğalan resmi gölgeler
uykuda kabus-kabus etlenince..
yüzüne bir anlam aramaktan vazgeçmek
ayakların gidebildiğini hatırlatır yalnızca
ve her şeye gözlerini hayatla yıkamadan bakmak
birden olmazlığı doğurur,savaşmak bir,ya gitmek?
sabah boş bir göbeğe kurulmuş
bir zulüm sarayıdır şehir
krallığın ilk günleri
biraz daha renkli ve kudurgan
uzaklara bakmak yanılgıdır,anlamış
kendinden kaçamadığı gecelerde
İbrahim’in çocukluğu yapışmış alnına
yürüyüşlerde yüzü anlam bulmuş
sorgularda ağzında ekşi sular
tükürmüş,kanatmış dudaklarını,emmiş,gülmüş
şimdi göğe kalkan yumrukların önünde
bir türküdür tutturmuş oy! Hewal
‘’dersim dört dağ içinde’’
LOKMAN KURUCU - MURAT YANÇ
5.0
100% (3)